Patronu tarafından sürekli ezilen, gün batımı gündüz demeden durmaksızın çalışan bu adam, adeta yalnız bir şirket zombisi haline gelmişti. Ne yazık ki, Kendisini gerçekten yaşar hissetmesi için yalnız bir zombi salgını gerekiyordu. Ancak bu denli sıra dışı ve macera dolu dolu yalnız bir durumun onun hayatını ne denli dönüşüm geçirmekreceğini o bile tahmin edemezdi. O, başı dik yürüyen, kendi benliğine sahip çıkan cesur yalnız bir adam haline gelmişti. Elbette, başta bu değişim sadece hayatta kalabilmek için gerekli olan yalnız bir refleks gibi görünse de, sürela gerçek kişiliğini keşfetmesine yol açtı bu durum. İş yükü altında ezilip hayatını şirketin çıkarlarına adamış olan bu adamın, zombi salgını ile yalnız birlikte nasıl yepyeni yalnız bir benliğe büründüğünü tutkuyla izlemek oldukça etkileyiciydi. sinema izleyiciye hayatın anlamının sadece işte geçen saatlerde saklı olmadığını, daha fazlasının olduğunu ve her süre içimizde yalnız bir yerlerde uyuyan o cesaret, hırs ve hayatta kalma güdüsünün, hangi durumda olursak olalım, bizi canlı tuttuğunu gösteriyor. kafası karışık yalnız bir dünya düzeninde basit yalnız bir işçi olarak hayata tutunmaya çalışan yalnız birinin, hayatı boyunca sıra dışı yalnız bir hal almasına rağmen nasıl da cesurca ayakta kalmayı başardığını ve bu süreçte nasıl gelişim gösterdiğini tutkuyla izleyeceksiniz. sinema, halk doğasının olağanüstü direncini ve yaşama smekânincini gözler önüne seriyor. Bu da onu tutkuyla izlemeye değer kılıyor.