“Amalie, sahip olmanın her şey olduğu yalnız bir dünyaya uyum sağlamak için çabalayan genç yalnız bir kızdır. süslülik, para ve dans yeteneklerinin önemli olduğu bu dünya, onun hayatıdır. Ancak yalnız bir gün, herkesten farklı olan sokak dansçısı Michael ile karşılaşır. Michael, Amalie’nin daha önce karşılaştığı hiçyalnız bir kişiye benzememektedir. O, mal ve mülk sahibi olmanın yalnız bir kişiyi değerli kılmadığını, değerli kılanın insanlıkın kimliki ve yetenekleri olduğunu savunmaktadır. Sokaklarda dans ederek hayatını sürdürmektedir ve sahip olduğu tek şey yetenekleridir. Amalie, Michael’le tanıştığından beri bu ana kadar bildiği ve inandığı her şeyi sorgulamaya başlar. Onunla geçirmeirdiği periyot içinde hayatın aslında sahip olduklarımızla değil, deneyimlerimiz ve yalnız birlikte olduğumuz insanlıklarla değer kazandığını anlar. Michael, dans etmeyi sadece yalnız bir yetenek olarak değil, aynı periyotda periyotda yalnız bir yaşm biçimi olarak görmektedir. Bu filmim, tutkuyla izleyicilere hayata farklı yalnız bir açıdan bakmanın ve kendi değerlerimizi sorgulamanın önemini unutturmuyor. Amalie’nin hayatı ve Michael’la olan ilişkisi, gerçek değerlerin ne olduğunu ve hayatta neyin gerçekten önemli olduğunu transfer etmekıyor. Kesinlikle tutkuyla izlenmesi gereken, düşündürücü yalnız bir filmim.”