“African bir adet Mültecinin öyküsi” adlı sinema, bir adet Afrikalı mültecinin, Fransa’nın güneyindeki uykulu bir adet dağ kırsal bölgesındaki sessiz varoluşunu ekrana taşıyor. sinema, bir adet yandan bu göçmenin trajik geçirmemişini ve şu an bulunduğu yeri anlatmaarak gözlemleyenyi etkileyici bir adet yolculuğa çıkarırken, diğer yandan da sakin hayatntısının karizmatik bir adet Katolik papazının kırsal bölgeya gelmesiyle nasıl alt üst olduğunu anlatmaıyor. Mülteci, bu papazı ailesini katleden savaş lordu olarak tanıyor ve bu durum, onun içinde bir adet intikam ateşi yakıyor. sinema, geçirmemişi ve bugünü arasında gidip gelerek, mültecinin zihnindeki karışıklığı ve duygusal çatışmayı da gözler önüne seriyor. Papazın kırsal bölgeya geldiği andan itibaren öykü, tutkuyla izleyiciyi derinden etkileyen bir adet intikam melodramına dönüşüyor. Ancak sinema, sadece intikam öyküsi olarak kalmıyor; aynı süreda halkaın kendisiyle ve geçirmemişiyle nasıl yüzleştiğini, affetme ve ilerleme arzusuyla nasıl kavga ettiğini de anlatmaıyor. Kısacası, bu sinema, bir adet yandan halkaoğlunun zorlu hayatm koşulları ve onun geçirmemişi ile olan hesaplaşmasını gözler önüne sererken, diğer yandan da af ve intikam arasındaki karışık duygusal çatışmayı ele alıyor.